5 Haziran 2011 Pazar

önemsiz şeydir kendini ciddiye almak



taze taze hissedilenler:
seni kendine yabancılaştıracak bir şey yaşasan bile kendinin yanında kalışının tarifsiz hazzı.
şişede durduğu gibi durmayan yeşil efenin sadece gözlerini kapattığında seni girdaba sokması.
uykusuzluğun öğrenilecek bir şey olması.
yeni bir yolculuğun uçak biletinin pnr numarasının cep telefonuna smsle gelmesinin karnında yaşattığı hoppidi.
sagazan izledikçe daha da izlemenin dürtüsü.
dikizlenmek.
havuzda ölen 2 adet kara tavuğun bünyede yarattığı dramatik hasar.
maydanoz ağacı projesinin mutluluğu.
yüksek volümle konuşan insanların yarattığı asabiyet.
hayatımdan çıkardığımdan iki misli fazla insanın yaşamıma yerleşme ataklarının senfonik karmaşası,
şifrelerimi ve oyunlarımı seçme özgürlüğünü bana geri veren,dahası yeni varyasyonlar eklemeyi ihmal etmeyen,simbiyotik varlık ,sevgili akü mrpf'nin dirilişine övgü,
ve aslında çoklaştıkta,ikilendikçe,içtikçe daha da yalnızlaşan aşıkların sepia,kumlu ve basiretsiz varlıklarının bu evrene katacakları hiç bir şeyin olmadığını gördüğümde hissettiğim batık acısı.
az gelmiş
ama yaz gelmiş.epidermisimdeki bronz titreşmeler,magnum temptation,on bir dakika ve Alaska in winter.
Kaldığınız yerden devam edin,zaten tekrar aynı yere geleceksiniz.
Fenilaninin açıklanamayan formülü kadar kudretli bir iç çekiş.
ve biraz da kaygısızlık.

Zamanın kaydı

 Ağustos'ta yeniay, evinin arkasından doğarken eğer tanrılar sana gülümserlerse, eşinin badem ağacının altında, bir başkasının düşlerini...