20 Mart 2013 Çarşamba

INNI

alpha boyutum. elimi sıcacık tutan küçük dostum.Yatağımın ucunda oturmuş bana bakıyorsun,saçların ıslak.Dışarısı ıslak.Kasım.Ağlamam geliyor ama sen "tamam dostum ya bunu halledicez tamam mı?" diyorsun. Tamam diyorum.Haklıymışsın. Bak diyorsun.Uzun beyaz kollarını açıp,geniş bir pencere açıyorsun bana.Elinde olsa camıma fesleğenler koyacaksın.Elime renkli bir makaron verip petal düşler kurduracaksın.Ah ya... sana anlattım,sana ruh açtım bir kucak.... babam yanıma oturdu...Neden herkese anlattın? dedi. Yüzüne baktım.Pembemsi.Çok temiz.Hala çok yakışıklı."Yüzün ne kadar güzel oldu biraz gün kurusu yer misin?" diye sordum.İstemedi.Konuşmak istedi.Ama işte.Soramadı.Bilemedi bazen konuşmayı.Öyledir bazen babam.Kalbini okurum ağzı kapalıyken. -içses-"Ne sakıncası var ki baba?" -dışa çıkan ses-"doğru zamanı bekledim." susuş. doğru zaman...her şeyin doğru zamanı zırvası. Kaçımız doğru zamanda yanlış kararlar aldık ta...yürüdük,yosunlaşana kadar,kalbimiz kütürleşene kadar.Sonra? Unuttuk yanlışı. En doğrumuzmuşcasına sevdik. İNSAN değil miyiz? Ne bu cüret bende ki? toprak... topraklaşana,köküme ulaşana kadar toprak olmak...Birinin seni dinlediğini ve bütün sistemi sana göre ayarladığını hissedip saniyeler sonra yapayalnız kalmak. ağlamak. pıt diye düşen devcileyin bir damla.Alt notalarında yüksek umut üst notasında ah bu ben'ler... neyse ki kendimle elele tutuşmamda bile varsın. ve şu an tavana asılı dev bir karyolada uzanıp,orada,sigur ros ile olmak vardı... Sevgili A: Benimlesin bu akşam. Sevgili T: İçimdeki bu yaban huzur.Hep sürse. Sevgili H: Acele etme.

2 yorum:

  1. A'lar. T'ler ve H'lar. Bir de bulmacaları çözmeye çalışıp üzerine alınan bir hayli geçkinler. senin kim olduğunu biliyorum. sende benim. haydi sürrealizmin bokunu çıkartalım imgelemlerinle sürre gelen ve gelecek olan bir okuyucun var duru suyun üzerinde bile bir iz arayan.

    YanıtlaSil
  2. içimden geçen trenlerin ne saati ne de hızı belli sevgili okuyan,sevgili adsız,anonim ruh...O imgelemler adresi olmayan atom numarası 82, atom ağırlığı 207,21, yoğunluğu 11,3 olan, 327,4 °Cde eriyen, yumuşak ve bükülgen, mavimtırak esmer renkte bir element gibi saplanıyorsa aklına ve yüreğine,okumaya devam et derim...Satır aralarıdır aslında en çok okunanlar.Duru bir suyun üzerinde de iz vardır.Bildiğin kişi gerçekten bensem bilirsin en çok satır aralarına yazdığımı...hep te oralara yazacağımı...

    YanıtlaSil

Çekinme,yaz.

Zamanın kaydı

 Ağustos'ta yeniay, evinin arkasından doğarken eğer tanrılar sana gülümserlerse, eşinin badem ağacının altında, bir başkasının düşlerini...