22 Ocak 2016 Cuma

karlar yağdırdın yatağıma

karlar yağdırdın yatağıma... oda sıcaklığı kaç dereceydi kim bilir. beden ısım yükselirken odamın ısısı düşüyordu giderek. Yanıma yatmadığında, karlar yağdırdın yatağıma. Uyandığımda yanaklarım soğuk göz yaşlarımla üşümüştü. Burnumu çekiyordum, gecenin hayaletleri soluğumu karlarla doldurmuştu.Nefes almak ne kadar zordu. Dışarı çık biraz nefes al dedi. Çıkamadım. Ama mecburdum. Bir martı gibi süzüldüm karlı sokaklarda, henüz uyanmamış evlerin kapalı perdelerine bakarak...Hepiniz uyurken ben göğsümden atamadığım bir tomar karla, bu sokaklarda, kalp yaralarım daha da şişmesin diye...Yavaş yavaş ölüyorum... tasavvur ettiğim ağacın köküyle hiç olmadığım kadar uzun bir ağaca dönüştüğümde, bu küçücük evrene sığdırmaya çalıştığım kelimeler bedenime sarılan her canlının içine bir ruh gibi girecek.Kar tükenmeden yağıyor ve ben yine söylüyorum: "herkes birbirinin ruhundan soluyor"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Çekinme,yaz.

Zamanın kaydı

 Ağustos'ta yeniay, evinin arkasından doğarken eğer tanrılar sana gülümserlerse, eşinin badem ağacının altında, bir başkasının düşlerini...