Oysa şimdi Moda'da bankların üstünde bir şişe şarap içmek,limonlu bahçede yayılmak,Galata'da fotoğraf çekmek,sakızlı dondurma yemek,arabada püfür püfür eserken Pink Floyd dinlemek,Alkazarda bir sinemaya gitmek,ya da sadece evde yayılıp fast food sipariş verip izlediğimiz bir filmi tekrar izlemek vardı...
Bütün bu güzel şeyleri özlerken önümdeki kocaman kiraz tabağı sırf çekirdek olmuş!
Playerda Björk çalıyor."Possibly Maybe" bu 4.çalışı.
"As much as I definitely enjoy solitude
I wouldn't mind perhaps
Spending little time with you
SometimesSometimesPossibly maybe probably love
Possibly maybe probably love"
Dışarıda kuşlar çıldırmış gibi cıvıldıyor.Elime fotoğraf makinasını alıp sokaklarda fotograf cekme istegimi baltalayan "köprü trafiği kabusu"beni bordo deri koltuguma zamklamış durumda.Starbucksa gidip bir kahve içme isteğim ise sabit uyuşukluğum vesilesiyle şu anda "not available"
Paketlenip gidesim var taaaaaa St. Tropez'e....